Translate

3 Mart 2019 Pazar

Akvaryum hobisinin Türkiye'de gelişimi (Kronoloji ve belgeler)

Akvaryum hobisinin Türkiye'de gelişimi (Kronoloji ve belgeler)
« 05 Ekim 2010, 00:05:33 tarihli arşivimizden»

GİRİŞ

Bu konuda yazılmış pek bir şey yok. Varsa da parça parça ve dağınık haldedir sanıyorum. Bundan dolayı bu konuda bildiklerim doğrultusunda bir şeyler karalamaya karar verdim. Çok uzun bir yazı değil, ama bir şeyleri hatırlamak açısından ilginç olacağını düşündüm. Ağırlıklı olarak, hobimizle ilgili olarak internetteki gelişime değinmeye çalışacağım.

Ülkemizde akvaryum hobisinin gelişimi, pek çok ülkeye göre çok geç oldu, bunu biliyorum. Çünkü ülkemizde kendisine "hobi" edinen kişilere genellikle "boş işlerle uğraşan kişi" yakıştırması yapılıyor. Maalesef ülkemizde hobi kültürü yok. Maket yapımıyla uğraşan kişiler çocuksu bulunuyor, herhangi bir şeyin koleksiyonunu yapan kişiye "boş yere para harcıyorsun" deniyor, buna benzer durumlardan dolayı da önemli bir hobi olan akvaryum hobisi de payına düşeni alıyor.

Benim bu hobiye merak saldığım 1980'lerin sonunu 1990'ların başına bağlayan zamanlarda pek az balık türü ülkemiz hobicileri tarafından biliniyordu. Japon balığı, lepistes, moli, kılıçkuyruk, plati, astronot balığı, gurami, melek balığı, zebra danio, tetrazon, birkaç çöpçü türü, birkaç tetra türü, bildiğimiz kocaman vatoz balığı dışında pek balık bulunmazdı. Bulunmasını bir kenara bırakalım, adını duymamıştık pek çok balığın.

"Bitkili akvaryum" veya "bitki akvaryumu" diye bir kavram yoktu. Elodea ve dev kripto bitkisini bulan varsa, bu bitkileri öpüp de başına koyuyordu. 

Öyle Aquaclay, torf, şu, bu, CO2 kullanımı falan duyulmamıştı bile... Midye kırığı en kral kumdu. Çoğunlukla da başka seçenek yoktu zaten.

Filtrelerin yeşil renkli olduğu ve traktör gibi ses çıkardığı yıllardı.

Akvaryumların, birbirine cam macunu gibi bir şeyle yapıştırıldıktan sonra metal çerçevelerle sağlamlaştırıldığı yıllardı (ne kadar sağlamlaştırılabilirse artık).

Böyle zamanlardı işte... Zebra ciklet, para ediyordu o zamanlar. Tül kuyruklu ve ucubeye dönmüş balıklar o zamanlar bu kadar çok değildi. Lepistesler daha sade görünümlüydü, hatırladığım kadarıyla da taş gibi sağlam balıklardı lepistesler.

İnternet falan da yoktu benim bu hobiye başladığım yıllarda. 1980'lerin sonlarını 1990'lara bağlayan yıllardan bahsediyorum... Dergi, kitap, doğru dürüst bir şey yoktu. Birkaç kitap vardı sadece, ondan da haberdar değildik gerçi. Bildiklerimiz, akvaryumcuların anlattığı kadarıyla sınırlıydı. Şimdiki akvaryumcuların pek çoğuna "cahil" deriz, genel kanı budur. Ama şimdiki akvaryumcular, o yıllardaki akvaryumcuların yanında hiç abartısız profesör gibi kalıyor arkadaşlar.

Ben, bundan 20 yıl öncesinden bahsettim yukarıda kısaca. Bunun bir de daha öncesi var... Bu hobinin ülkemize ilk girişi...

DERGİLER VE KİTAPLAR

Türkiye'deki ilk akvaryum dergisi, 1968 yılında çıktı. Adı "Akvaryum Dergisi" idi. Aylık olarak çıkan bu dergi tam 24 sayı çıktı ve 2 yıl sonra kapandı. Bundan sonra başka dergiler de çıktı, genel anlamda akvaryum hobisiyle birlikte diğer canlılarla ilgili bilgiler de veriyorlardı (kedi, köpek, kuş vesaire). Bunun için çok fazla değinmeye gerek yok.

1968 yılından sonra ciddi anlamda ilk akvaryum dergisi, "Akvaryum Dünyası" adını taşıyan ve Sayın Tamer BALLICALI'nın önderliğinde çıkan dergiydi. 2004 yılında çıkmaya başlayan dergi 2 ayda bir çıkıyordu ve bildiğim kadarıyla 32 sayı çıktı ve daha sonra kapandı.

Akvaryum hobisiyle ilgili ilk kitaplar, Sayın Atilla ALPBAZ'ın kitaplarıydı. Akvaryum Tekniği, Akvaryum El Kitabı, Japon Balığı Yetiştiriciliği, Balık Islahı, Akvaryum Balıkları Ansiklopedisi adlı kitapları; akvaryum hobisi alanında birer kilometre taşı oldu.

Akvaryum Dünyası Dergisi'nin bir sayısı (bir sayıda da geniş bir neon tetra yazısı yazmıştım):



Atilla ALPBAZ'ın bazı kitapları:



İNTERNET

Ülkemizde akvaryum hobisiyle ilgili olarak kurulan ilk internet sitesi, sanırım Bilyap sitesi... 

Bilyap, birkaç kafadar tarafından 1998 yılında açıldı. O yıllar, ülkemizin internetle tanıştığı yıllardı. Akvaryum alanında ülkemizde bir ilk olan Bilyap'ın görüntüsü o yıllarda oldukça sadeydi:



2000'li yılların başında internet dünyasındaki hızlı gelişim ve yeni görsel durumlar Bilyap'ı da etkiledi ve sitenin içeriğiyle birlikte görünümü de çok gelişti:


"Ülkemizdeki tüm akvaryum sitelerinin kökeni bir şekilde Bilyap'a dayanır" dersem, hiç de abartmış olmam. 1998 yılında kurulan Bilyap sitesi, bilinçli akvaristliğe giden yoldaki en önemli öğedir. İnternetin yaygınlaşması, bilgiye ulaşmadaki kolaylık ve Bilyap gibi bir sitenin kurulmasından sonra akvaristlerdeki bilgi birikimi artmaya başladı. Pek çok konuda olduğu gibi hobi alanında da diğer pek çok ülkeyi geriden izleyen Türkiye, Bilyap'ın kurulmasından sonra diğer ülkelerin seviyesini önemli ölçüde yakaladı. Ülkemizdeki hobiciler daha önce bilmedikleri akvaryum canlı türlerinin adlarını duymaya başladılar. Yurtdışından malzeme ve canlı alımı, ülkemizde bilinmeyen balık türlerinin getirtilmesi ve üretimi, bilinen balık türlerinin bilinmeyen varyetelerinin getirtilmesi büyük ölçüde Bilyap'la başladı.

Ülkemizde akvaryum hobisinin ilk yıllarından bugüne (yani 1960'lı yıllardan günümüze) kadarki süreç içerisinde belki de en önemli yer Bilyap'ındır. Ben Bilyap'ı tarihte "Sanayi Devrimi" denilen zaman dilimine benzetiyorum. Biraz saçma gelebilir, ama bence durum tam olarak buna benziyor. 100 km'lik bir yol düşünün... İnsanoğlu en az 5 bin yıllık yazılı tarihinde bu 100 km'lik yolun ancak 10-15 kilometresini yürüyebildi Sanayi Devrimi'ne kadar. İnsanlığın Sanayi Devrimi'nden sonraki teknolojik ve bilimsel gelişmelerle birlikte, 100 kilometrelik yolun geri kalan 80-85 küsür kilometresini yürümesi ise çok hızlı ve şok edici bir şekilde birkaç yıl sürdü.

Bilyap'ın durumunu ve misyonunu ben bu duruma benzetiyorum kısaca. Akvaryum hobisinin ülkemizdeki gidişatı göz önüne alındığında Bilyap bir milattır. Bilyap'tan önceki yıllarda, yani 1960'lardan 1990'lara kadarki dönemde ancak birkaç adım gidebilmişken, Bilyap'la birlikte 1990'lardan sonra (özellikle de 2000'lerden sonra) daha önce gittiğimiz yolun onlarca katı uzunluktaki mesafeyi koşarak gittik.

Bilyap, şu anda da dolu dolu içeriğiyle hayatını sürdürmektedir:



İnternet dünyası ülkemizde çok çabuk gelişti. Bu hızlı gelişme bazı yönlerden iyi oldu, bazı yönlerden kötü oldu. Ülkemizde 1990'ların ikinci yarısına doğru yaygınlaşmaya başlayan internette ilk salgın "ICQ" idi sanırım. Daha sonra Yahoo Messenger yayılmaya başladı. Ondan sonra, 1990'ların ikinci yarısının sonlarına doğru MIRC programı en bilineni olmak üzere "chat" salgını başladı. "Slm, asl, bye, tşk, merhaba, nbr, ehehehe, muhahaha, zuhahaha"  gibi saçma sapan unsurlar o zaman günlük hayatımıza girmeye başladı. Daha sonra MSN yaygınlaştı. Kişisel siteler arttı, 2000'lerin ilk yarısında forumlar mantar gibi yayılmaya başladı, bir zaman sonra (2000'lerin ikinci yarısının sonunda) kişisel sitelere ek olarak "blog" muhabbeti başladı. En son Facebook, Twitter falan derken, bakalım daha neler göreceğiz...

Ülkemizdeki ilk akvaryum forumu Bilyap'ın forum kısmıdır. Şimdiki SMF, Vbulletin ve benzeri sistemlerle kıyaslanamayacak kadar basit bir forumdu. Aslında bu foruma "ziyaretçi defterinin çok daha fazla karmaşıklaşıp düzenli hale getirilmiş hali" diyebilirim. İlk akvaryum forumu Bilyap'ta yer almaktaydı (halen de vardır).

"Ülkemizdeki tüm akvaryum sitelerinin kökeni bir şekilde Bilyap'a dayanır." demiştim. Akvaryum hobisini çok uzun yıllardır internetten de takip edenler iyi bilirler. Bilyap'tan yola çıkılarak kurulan iki adet forum oldu ilk başta: İSAK (İstanbul Akvaryum Kulübü) ve Akvaryum.com...

Bilyap'tan sonra kurulan büyük akvaryum siteleri arasında ilk sırada Akvaryum.com gelse de, ilk önce İSAK'a değinmek istiyorum. İSAK (İstanbul Akvaryum Kulübü), ülkemizdeki akvaryum hobisininde çok önemli bir yere sahiptir. Bölgesel bir kulüp oluşumu olarak ortaya çıkan İSAK, çok büyük ilgi görüp ulusal bir oluşum haline geldi. İstanbul odaklı olarak ortaya çıkmasına rağmen bugün İstanbul'dan İzmir'e, Eskişehir'den Ankara'ya, Erzurum'dan Bilecik'e, Burdur'dan Trabzon'a kadar pek çok değerli hobicinin bir arada olduğu sosyal bir paylaşım sitesi haline geldi. Ve hobi yeni ufuklar kazandı. Oğuz SAĞLAM ile birlikte paludaryum tipi akvaryumları İSAK'ta tanıttık, Türkiye'de bu tip akvaryumlar hazırlayan ilk kişilerdik ve bunu İSAK aracılığıyla duyurduk ve yaygınlaştırdık. İlk sucul gezileri yapan ve ülkemize özgü sucul canlıları akvaryum ortamında besleyen Yalçın İÇLİ'ydi ve bendim. Daha sonra bu tür geziler diğer sitelerde de yaygınlaşmaya başladı.

İlk zamanlar @tolkien adıyla yazıyordum orada.

İSAK, "İstanbul Akvaryum Kulübü" idi. Ancak bir ara ESAK (Eskişehir Akvaryum Kulübü), ANAK (Ankara Akvaryum Kulübü) ve İZAK (İzmir Akvaryum Kulübü) ile birleşti. Forum kısmında bu üç büyük ilin bölgesel forumları yer aldı. Ve bu bölgesel forumlar, uzun bir süreç içerisinde ana forum içinde eriyip gittiler. Zaman zaman bu bölgesel oluşumları canlandırma çabaları olmuş olsa da, sadece çabayla kaldı ve aradan sıyrılarak büyüyen İSAK oldu. Çünkü İSAK, "İstanbul" demekti ve İstanbul ülkemizin en önemli ve en hareketli şehriydi. Bir ara ben "BİLAK" adıyla bir kulüp kurma çabasına girmiştim (Bilecik Akvaryum Kulübü) ama benim Bilecik'ten birkaç yıllığına ayrılmam ve geride kalanların ilgisizliğinden dolayı bu proje yattı. BİLAK'ın (Bilecik Akvaryum Kulübü) o zamanlarki görüntüsü:



Benim de dahil olduğum pek çok akvarist; Bilyap'ta uyandı, İSAK'ta pişti, birkaç sitede daha deneyim kazandı ve bu zamana kadar ulaştı. İSAK bundan dolayı çok önemlidir. Hatta şu anda millete  kök söktürdüğüm Türkçe takıntım bana İSAK'taki ilk günlerimden hatıradır.   O zamanlar Türkçeye hiç dikkat etmeyen biriydim (o zamanki halim şimdi başka biri olarak burada karşıma çıksa bir kez değil yüz kez atardım kendimi). İSAK'tan bir arkadaşla bundan dolayı çok sağlam kavga etmiştik. Ve onun haklı olduğunu anlamam uzun sürmemişti.

İSAK bundan dolayı önemlidir. Akvaryum hobisini ciddi anlamda forum kültürüyle harmanlayarak farklı bir bakış açısının meydana gelmesini sağlayarak pek çok kişiye ve oluşuma örnek olmuştur.

Sene 2004, İSAK'ın bebekliği:

 

İSAK Forumları'ndan nostalji:




İSAK Forumları da 2013 yılında misyonunu tamamlayarak yayın hayatına veda etmiştir.

Bilyap'tan sonra ortaya çıkmış olan en büyük sitelerden biri olan Akvaryum.com'a da bir bakalım...

Akvaryum.com, ülkemizin en büyük sitesi durumundadır şu anda. Hatta dünya çapındaki en büyük akvaryum sitelerinden biri olduğunu söylesem abartmış olmam.

2000'li yılların başları, Akvaryum.com sitesinin gençliği:



Akvaryum.com şu anda dolu içeriğiyle yerini sağlam bir şekilde korumaktadır. 

Akvaryum hobisiyle ilgili olarak kurulmuş olan eski siteler arasında varlıklarını hakkını vererek günümüze kadar devam ettiren siteler elbette İSAK ve Akvaryum.com ile sınırlı değil.

2005 yılında, İSAK'tayken özel bir ileti almıştım. Kimden geldiğini şu anda anımsamıyorum. Bir davet idi. "Yeni bir site kuruldu, seni de aramızda görmek isteriz" gibisinden bir şeyler yazıyordu. Merak edip baktım. Bu, şu anda "AkFo" olarak bilinen www.akvaryumforum.com sitesiydi.

Siteye girip, şöyle bir bakınmıştım, üç beş kişi vardı kayıtlı... İçerik, boş denebilecek kadar yetersizdi. Kategorilerin pek çoğu yoktu ve forum kısmı dağınık haldeydi. Yardımcı olmak istedim, sonradan bu kadar büyüyeceğini o an düşünmemiştim bile.

Şöyle bir şeydi işte AkFo:

 

Daha çok yeniydi, üye sayısı elle sayılacak kadardı, doğru dürüst bilgi yoktu, çok ama çok yeniydi

Derhal el attım duruma. Güvendiğim arkadaşlarıma da bilgi verdim, "böyle bir site açılmış, destek verelim" dedim. Ve ilk iş olarak kategorileri uygun ve anlamlı olarak düzenlemesi için AkFo kurucusu Buğra'yı ileti bombardımanına tuttum. Daha dün gibi hatırlıyorum... "Şöyle bir kategori açmalısın, şuraya şunu koymalısın, burayı şöyle yapmalısın..." deyip duruyordum. 

Bir yandan da kendi yazılarımı eklemeye çalışıyordum. Birkaç kafadar, imece yoluyla çalışıyorduk resmen. Murat (@akvaryumcumurat; Murat SAĞDIÇ), adaş (Onur Can BAKIR) ve birkaç kişi daha siteyi kısa sürede kalabalıklaştırdık (ben virüs gibiydim zaten o zamanlar  ).

Derken site büyüdü gitti... AkFo'nun yönetiminde uzun yıllar yer aldım. Şimdi Lepistes Kulübü'nde bana "sert yönetici" diyen arkadaşlarım beni o zaman görmeliydi. Sitenin pis işlerini yapan kişi bendim (üye uyarma, üye atma vesaire işleri). Yani ben sitede cellatlık görevi görmekteydim. Özel nedenlerden dolayı siteden ayrılma kararı aldığımda anladım ki beni -o kadar asıp kesmeme rağmen- çok seven bir sürü kişi varmış. 

AkFo şu anda da varlığını sürdürmektedir, ama o da Lepistes Kulübü'nün forum sayfası gibi sosyal medya sitelerinin yayılmasından nasibini alarak durgunlaşmıştır. 

2006 yılında çok önemli bir şey oldu. Bu bir ilk idi ülkemizde. Bir dernek... Yani tüzüğü olan, resmi olan bir şey, bir dernek... AD (Akvaristler Derneği) kuruldu 2006 yılında. 

Bilyap'tan yola çıkarak ortaya çıkan İSAK ve Akvaryum.com'dan olan bazı kişilerin önderliğinde kurulan Akvaristler Derneği, o ana kadar gördüğümüz en ilgi çekici oluşumlardan biri olmuştu. Resmi bir şey idi sonuçta, bir dernek idi.

Reşat Gökhan BASAN, Serhat AY, İlteriş TEKİN, Nezih BİZİM, Sedat ERDEM, Tamer BALLICALI ve Faruk GENÇÖZ; bu derneğin kurucuları oldular.

Pek çok kişi bu isimleri İSAK ve Akvaryum.com'dan biliyordu. Yanlış bir tabir kullanmak istemiyorum, ama canlı şahitlerden biri olarak derneğin kuruluşunun oldukça sancılı ve gergin bir süreç olduğunu söylemeliyim. Ayrıntıları tam olarak bilmesem de, pek çok kişi bunu doğrulamasa da (ve yalanlamıyorlardı da) dernek, İSAK'tan kopmalar sonucunda doğmuştu bir anlamda. Bir süre gerginliklerin ve bir hayli sert tartışmaların ve hatta gruplaşmaların olduğunu hatırlıyorum. Ben -huyum kurusun- kendimi çok ilgisiz bir şekilde bu gerginliğin tam ortasında buluvermiştim. İSAK'a da üye değildim aslında (yani İSAK Forumları'na üyeydim ve en çok yazıp çizen birkaç kişiden biriydim forumda, ancak İstanbul Akvaryum Kulübü'ne üye değildim), Akvaristler Derneği'ne de üye değildim. Ancak sert tartışmaların ve gruplaşmaların tam ortasında buluverdim kendimi. Ülkemizdeki akvaristlerin tam olarak kamplaşmaya başladıkları ve günümüzdeki durumu belirleyen yıllardı.

Dernektekilerin forum ortamlarından hiç de alışık olmadığımız şekilde çok resmi olan tavırları da bana göre bu gerginliği güçlendiren bir durumdu. En ufak tartışmalar bir anda kavgaya dönüşebiliyordu. Sanırım akvaryum sitelerinden "geçici atılma" konusunda rekor bana aittir.   Akvaristler Derneği'nde Sayın İlyas AYDEMİR'le girmiş olduğum sıkı bir tartışma sonrasında tam 1 yıl sitede yasaklanmıştım. İlyas Bey de Türkiye'deki hiçbir forumda aktif olmadı bu olaydan sonra. Tartışmanın sebebi, derneğin forumunun iki  kısım olmasıydı. Üyeler ikiye ayrılıyordu yönetim tarafından: Dernek üyesi ve forum üyesi... Bizler forum üyeleri olarak, dernek üyelerinin görebildiği bölümleri göremiyorduk. Yani bazı bölümleri görmemiz için derneğe üye olmamız gerekiyordu. İlyas Bey, herkesin görebildiği bölümde bazı bilgiler paylaşıyor ve "gerisini okumak için şu bölüme bakın" yazıyordu. Biz de o bölümü -dernek üyesi olmadığımız için- göremiyorduk. Sebebini sorduğumuzda aldığımız cevap karşısında üyeler arasında birinci sınıf üye ve ikinci sınıf üye gibi bir ayrım yapıldığını hissederek isyan etmiştik. Belki böyle bir ayrım yapılmıyordu, belki de yapılıyordu, ama sonuçta biz bu ayrımı hissediyorduk ve çok büyük bir tartışma başladı. Kısa süre içinde tartışma büyüdü. Dernek yetkilileri beni susturmayı başaramadılar ve ben forumdan 1 yıl uzaklaştırıldım. Bu ayrımı başkaları da hissetmiş olmalı ki birkaç kişi dışında dernek forumunda yazıp çizenlerin sayısı hissedilir şekilde azaldı.

Dernek sitesinden bir görünüm:



Lepistes Kulübü de küçük ama etkili bir site olarak hobimizin tarihinde yerini aldı. Almaya da devam edecek. Lepistes Kulübü ilk olarak İSAK'ta lepisteslerle ilgili bir kulüp kurulması konusundaki görüş alışverişleriyle başladı. Yani LK'nın temeli İSAK'ta atıldı. Böyle bir kulübün kurulması konudundaki düşünceler 2007 yılının hemen başında İSAK'ta uzun uzun görüşüldü.

Hemen ardından, AkFo'nun teknik işlerini yürüten Halit KORKUT'tan yardım alınarak site kuruldu. 

İlk önce Vbulletin'in çakması olan bir sistem kullanılmıştı:


Daha sonra, uygun bir sisteme geçilerek SMF tabanlı olarak sunuldu:


Kısa sürede ilgi çekti, ama hiçbir konuda taviz vermediği için pek çok kişinin çekindiği bir ortam olarak hobi dünyasında kendine özgü yerini aldı. Lepistes Kulübü, şu anda da dolu içeriği ve %100 tavizsiz duruşuyla bilinen bir site halini aldı.

Lepistes Kulübü (LK) önemli iki özelliği ile dikkat çekti: Türkçemiz konusunda taviz verilmemesi ve Türkiye'nin ilk lepistes kulübü olması...

Türkçe konusundaki dik duruş, ilk önce çok yadırganmıştı. Tepki de çekti. Ancak kısa süre sonra insanlar bu duruma alıştılar. Hacettepe Üniversitesi Türkçe Topluluğun dikkatini çekerek beğeni kazanmıştı. Bu konuda sadece akvaryum hobisi alanında değil, "Türkçemizin kurallarına tamamen uyulan tek forum" olarak tüm forumlar arasında (yani sadece akvaryum forumları arasında değil, "forum" sitesi olan tüm siteler arasında) yerini korudu ve halen de bu alanda tektir.

LK, Türkiye'nin ilk lepistes kulübüdür. LK kurulmadan önce "değersiz, beş para etmez, basit, ucuz, dandik balıklar" olarak görülen lepistesler, kulübün kurulmasından sonra değer kazanmaya başladı. Pek çok hobici diskus, sihlid vesaire akvaryumlarını bozup lepistes beslemeye başladı. Bu balıkların sanıldığı gibi basit balıklar olmadığı herkesçe anlaşıldı. Durum bu olunca, 50-100 Lira'ya lepistesler satılmaya başlandı ülkemizde (tanesi 50-100 Lira, ama biz halen üste para veriyoruz, çünkü biz "HOBİCİ"yiz). Ve bazı kişiler baktı ki bu işte sağlam para var, "lepistesçi, lepistes uzmanı, lepistes profesörü, genetik bilimi konusunda her şeyi bilen kişi" edasıyla ortalıkta dolaşmaya başladılar. Ve böylelikle LK'yı ilk önce içten çökertmeye çalışsalar da başaramadılar. Karalamalar vesaire arka arkaya geldi. Durum böyle olunca, LK'nın taklitleri ortaya çıktı zamanla. LK o kadar büyük bir forum değil, hatta sayısal anlamda Akvaryum.com veya İSAK ile kıyaslandığında minicik bir forum. Ancak, sayısal anlamda küçük olmasına rağmen oldukça etkili ve kıskanılan bir forum... Bundan dolayı pek çok düşmanı oldu LK'nın, "en çok üye şutlanan forum" rekoru da sanırım bizdedir akvaryum siteleri arasında. Hatta birkaç kez de ciddi anlamda saldırıya uğradı (çökertildi) ve alınan önlemler sayesinde geri getirildi. Düşünsenize, ülkemizde pek ilgi görmeyen bir alanda (akvaryum) bir forum burası, hem de bu hobide özel bir alanda (lepistes) devam eden bir forum, üstelik sayısal anlamda da çok büyük değil, ama siteyi çökertmeye çalışanlar oldu geçmişte. Yorum sizin.

2019 yılı itibariyle 12. yılını dolduran Lepistes Kulübü, forum sayfasını kapatarak yayın hayatına blog sitesi olarak devam etmeye başladı. Ayrıntılı bilgili buraya tıklayarak alabilirsiniz.

Neyse...

Şu ana kadarki tarihçeyle ilgili olarak kısa bir özet geçeyim, madde madde yazayım:

1- Akvaryum hobisinin ülkemizdeki geçmişi 1960'lı yıllara dayanır.

2- Akvaryum hobisiyle ilgili ilk dergi, 1968 yılında 2 ayda bir çıkarılmış olan Akvaryum Dergisi'dir. Bu dergi 2 yıl çıkmış ve toplamda 24 sayıdan oluşmaktadır.

3- Ülkemizde akvaryum hobisiyle ilgili olarak kurulan ilk site Bilyap'tır. Ülkemizdeki diğer akvaryum sitelerinin tamamının kökeni bir şekilde Bilyap'a dayanmaktadır. Yukarıda görsel öğelerle de destekleyerek bazı oluşumlardan bahsettim. Bunu kronolojik sıraya dökerek ve kısa ama ayrıntılı olarak aşağıda maddeler halinde sayabilirim:

  • 1998'de Bilyap kuruldu.
  • 2000 yılının başında Akvaryum.com doğdu.
  • 2004 yılının başlarında Bilyap'taki bazı İstanbullu akvaristler İSAK'ı kurdular.
  • 2004 yılında Bilyap'tan kopan bazı akvaristler ve İSAK'tan kopan bazı akvaristler, ülkemizin türe özgü ilk akvaryum forumu olan Piranhalar.com'u kurdular.
  • 2005 yılında Akvaryum.com ve İSAK kökenli bazı tuzlu su akvaristleri, ülkemizin ilk tuzlu su akvaryum forumu olan Resifbolgesi.com'u kurdular.
  • 2005 yılında Akvaryum.com ve İSAK kökenli bazı akvaristler AkFo'yu oluşturdular.
  • 2006 yılında Akvaryum.com ve İSAK kökenli bazı akvaristler Akvaristler Derneği'ni kurdular.
  • 2006 yılında İzmirli akvaristler, İzmir Akvaryum Kulübü'nü (İZMAK) kurdular (www.izmirakvaryum.com).
  • 2007 yılının başlarında Akvaryum.com ve İSAK kökenli bazı akvaristler, bağımsız bazı akvaristlerle bir araya gelerek Türkiye'nin ilk lepistes kulübü olan Lepistes Kulübü'nü (LK) oluşturdular.
  • 2007 yılında AkFo ve İSAK kökenli bazı akvaristler, ülkemizin ilk akvaryum bitki forumu olan Bitkiliakvaryum.com'u (BİTAK) kurdular.
  • 2008 yılında AkFo kökenli bazı akvaristler, Akvaryumportali.com'u kurdular.
  • 2019 yılında Lepistes Kulübü'nün forum sayfası kapandı ve kulüp bir blog sayfası olarak devam etme kararı aldı.

2 yorum:

  1. Merhaba,

    kronolojiye ek yapmak isterim;
    İsak 1999'un 2. yarısında kuruldu.
    İsak forumları 2002'de kuruldu
    Akvaryum içerikli 2.dergi Pet Magazin 2002'de 4.sayı çıktı, 2002 mayısında kapandı.
    Akvaryum içerikli 3.dergi Akvaryum Dünyası 2004 yılında çıktı 32.sayı, 2009'da kapandı.
    Akvaryum içerikli 4.dergi Akvaryum Plus olarak 2010 yılında çıktı 21.sayı, 2013'de kapandı.
    Akvaristler Derneği Ankara'da 2005 yılında kuruldu. 6-7 sene önce kapandı.

    Türkçe ve Türkiye Türklerindir.

    YanıtlaSil

Buradan yorum yapabilirsiniz.

LK Poster

LK Poster
Yabani lepistes

LK Poster

LK Poster
Yabani lepistes

Lepistes (Poecilia reticulata)

Lepistes (Poecilia reticulata) «28 Nisan 2007, 02:37:20 tarihli arşivimizden» Lepistes (Poecilia reticulata)    Ailenin en popüler ...